"Ne kadar zorsun ahir zaman, Ne dost belli ne de düşman..."

Hz.Ömer (r.a)

Yüzyıllar önce bizi ne güzel ve ne kadar isabetli anlatmış Hz Ömer (r.a)

Allah cc ondan razı olsun.

Sanki o zamanlarda siyaset yoktu.

Siyaset her zaman vardı da zamanımızın  siyaseti gibi fırıldak değildi.

Çünkü, aldığı vazifenin ağırlığı altında ezilirdi yönetenler ve Allah cc tan korkar Allah cc a hesap vereceğini aldıkları her nefeste bilirlerdi.

O zamanla bu zamanda ne değişti?

İnsanların inançları mı zayıfladı, insanlar çok mu cesurlaştı ki , istediklerini alana kadar her söz mübah, aldıktan sonra da ne dedim ki...

Herhalde her yolun bir sonu , o yolun sonunda da vereceğin bir hesabın olduğunu unuttular.

Her zaman söylediğim gibi yine söylüyorum,

Giderken geride sadece bir insanlığımızı bir de muhabbetimizi bırakacağız.

Peki hala başımıza seçtiklerimizin seçilene kadar yaptıkları ve söylediklerinin seçildikten sonra umursamaz ve unuttukları tavırlarında bizler daha ne kadar oynatılacağız bilemiyorum.

İnanın ben de çok şaşırıyorum halen de şaşkınım.

Ancak Hakk cc yolunda asla esnememeye kararlıyım.

Ne sözümü ne mücadelemi esirgerim.

Bahsetmek istediğim konu aslında bunlar değildi.

Başlığımında vermek istediğim mesajla, yetki almak için aday olanların bir oluşumda hareket ederek çalışabileceğini ancak o yetkiyi aldıktan sonra her oluşuma açık olması gerektiğini anlatmak istiyordum.

İşin açıkçası da  başa gelenlerin , sen bana oy verdin o bana oy vermedi mantığı ile hizmet etmemesi gerektiğidir.

Böyle yapılırsa o zaman bizler de,

"Adalet bunun neresinde?" diye hesap sorarız.

Bazen düşünüyorum da bunları söylemekten de yorulduğumu farkediyorum.

Yine de, aynı tas aynı hamam misali devam ediliyor olması beni üzse de , gücümün yettiği yere kadar ben doğru bildiklerimden vazgeçmeden söyleyeceğim.

Belki bilenler bilir, eski dönemde kendilerine oy vermeyen mahalle hatta sokakları ayırarak ve orada yaşayanların yüzlerine bizzat söylenilerek  hizmet yapılmadı.

Ayrıca kendilerini desteklemeyenlerin işleri dahi yapılmadı.

Bu dönemin böyle bir yanlışa düşmeyeceği inancındayım.

Ancak bu tarz işleri nedense tepedekiler bilmez de alttakiler alttan alttan hatlarını yerler. Zararını da tepedekiler çeker.

Bunun için hep derim,

"Kapılarına dikeceğin bekçilerini sana sadık ve senin için çalışacağına inandıklarından seçmelisin.Yoksa o kapılar herkese ve herşeye açılır da senin ruhun duymaz."

Birileri talip oluyor bizim işlerimize ve alana kadar fıldır fıldır etrafımızda dönüyor.

Al madem yap bu işi diyoruz sonra kendi etraflarında fıldır fıldır dönüyorlar.

Güler misin , ağlar mısın?

Vallahi ne gülerim ne ağlarım ama bunu da yapanı ağlatmak için sonuna kadar uğraşırım.

Siyasetle başımıza gelip, adaletle hizmet edenler için de sonuna kadar ardında yürürüm.

Biliyorum ki çoğumuzun beklentisi bu yöndedir.

Bakın zaman çabuk geçiyor ama geçenler unutulmuyor.

Gönlümüz hep istediğimiz aynı istikamette devam edilmesinde.

Gönlümüze hitap etmeyenin de yolunu kesmek elimizde.

Son söz her zaman milletindir.

Milletten üstün hiçbir güç yoktur.

Allah'a emanet olun...