Ak Parti Hendek eski İlçe Başkanı Hasan Serdar Baykal’ın kendisine ait sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım Hendek’te yeni bir polemiğin ateşlenmesine neden oldu.

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’u da paylaşımında etiketleyen Baykal şu ifadelere yer verdi;

Hendekli genç mülki idare amirinin babasını arayıp, oğlunun ilerlemesine zarar gelir, diyeceksin.

Genç kunduracı arkadaşa, baban ve sen göze batıyorsunuz, dükkânımıza maliyeciler gönderilir diyeceksin.

Eski belediye başkan yardımcısını arayacaksın, çocukların memur onlara zarar gelir diyeceksin.

Saski personelinin tayinini Akyazı’ya çıkartacaksın.

Hendekli genç iş insanını arayıp, Hendek’teki deposundaki asılı afişi indirmesini yoksa müfettiş göndereceğini söyleyeceksin.

Bu olaylardaki ortak nokta, söylemlerin genel başkan yardımcısının adı kullanılarak veya ima edilerek yapılması.

Bence bu söylemlerden Genel Başkan Yardımcısını haberi dahi yoktur, adım gibi eminim. Sezar’ın hakkını Sezar’a verelim ancak artık öğrendiğine göre takdir kendisinin.

Fakat bu yol verilenler neden tehdit yolunu seçiyorlar, çünkü demokrasiye saygı duymazlar, çünkü köyünde 20 oy alamayıp ziraat odasına delege olamayanlar, kongrede hezimet yaşayanlar, insanlardan bu şekilde oy alabileceklerini düşünüyorlar fakat yanılıyorlar, sonuç aynı olacaktır.

Aranan kişilerin isimlerini paylaşmıyorum, konuyla ilgili kişilerden özellikle ismi kullanılan genel başkan yardımcısı gibi merak eden olursa paylaşırım. Yâda isteyenler savcılığa başvursun, orada bahsetmek daha çok işime gelir, konu ciddiyet kazanmış olur.

Bu arada yakında sizinle anonim hikâyelerde paylaşmayı düşünüyorum, mesela Hendekli 3 arkadaşın arsa alma macerası veya işe alınan eski ilçe başkanının maaş kartını kimin kullandığı, klasör dolusu tapular, belediyeden alınan arsalara ahşap kulübe sitesi yapma hikâyeleri, Cumhurbaşkanımıza hakaret edenlerin ve başka partiden Belediye Başkan Adayı olmak isteyenlerin yönetim kurulu üyesi yapılması gibi hikâyeler. Bunlar ilk aklıma gelenler, dahası da var...