Geçtiğimiz Cuma günü mahallemizde, meydana gelen üzücü olaylarda bazı provokatörlerin, hem şahsımın hem de partimin ismi zikredip, , insanlarımızın kafalarını bulandırmaya çalıştıklarını ve nerde Turgut, nerde MHP diyerek bizleri suçlamaya kalkıştıklarını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyorum.

Kaldı ki ailemi temsilen ablam partimizi temsilen parti büyüklerimiz ve halen görevde olan Belediye meclis üyesi arkadaşlarım orada hazır bulundular.Evet doğru olan benimde orada olmamdı belki ama  orada olmamamızın sebebi bu haklı direnişe, eyleme, insanların hak aramalarına gölge düşürmemek ve birilerine “bunu siyaseti alet ediyorlar dedirtmemek için orada bulunmadık.. Ben bu konu ile alakalı bugüne kadar üzerime düşen ne gerekiyorsa fazlasıyla yaptım, yapmaya da devam edeceğim.

Şunu önce herkesin bilmesini isterim ki, ben o mahallenin çocuğuyum. Dün orda haklı tepkilerini ortaya koyan insanların elinde büyümüş birisiyim. Babamın ocağı evim orda. Yani bu kentsel dönüşüm diyerek işi tamamen ranta dönüştüren Belediyenin mağdur ettiği insanların, en başında ben ve ailem gelmektedir.

Belediyenin zorbalıkla yapmış olduğu bu yağmacılık, insanların sadece evlerini değil büyük bir geçmişini, hatıralarını da yıkmaktadır.

Şimdi tüm bu olaylardan sonra benim, Kemaliye’deki komşularımdan, arkadaşlarımdan, dostlarımdan farklı düşünmem mümkün mü? Hangi aklı evvel böyle düşünebilir? Orada benim ve ailemin oturduğu ev meydanda. Biz başkaları gibi evimizi ocağımızı terk etmedik. Belediyeye, bu yağmacı zihniyete direnmeye devam ediyoruz. Kesinlikle Belediyeyle anlaşmış değilim. Bu haksız uygulama karşısında Mahkemeye giden insanlarımız belli, bende onların en başında yer alan birisiyim. Kemaliye Mahallesinde ancak devletin gücünü kullanarak, en son yıkabilecekleri ev benim evim olacaktır.

Tüm bunlar ortadayken, ben vatandaşlarımızın yanında durmaya devam ederken, üstü örtülü şekilde aracılarla şahsıma yapılan tüm teklifleri elimin tersiyle itmişken kalkıp da benim hakkımda dedi kodu yaymak en hafiften alçaklıktır.

Herkesin tuzu kuru ama oradaki insanlarımızın ruh halini kimse bilmiyor. Yaşlı teyzelerimizin, ninelerimizin, amcalarımızın gözleri önünde geçmişleri, Hendek’in yaşayan kültürü orada katledilirken,” insanlarımızın duygularını kullanıyorlar, siyasi rant elde ediliyorlar” dedirtmemek için orada bulunmadık.

Yarın çıkıp birisi “Turgut Babaoğlu bizimle yani belediyeyle kendi yeri için pazarlık yaptı, bizde onun istediği parayı vermediğimiz için şimdi oradaki insanları örgütleyip belediyeyi bastırtıyor” dedirmemek ve bu haklı direnişi, iftiraya, yalana, talana kurban etmemek adına  orada bulunmadık.

Buradan herkes şunu çok iyi bilsin ki benim evim orada, kapım herkese açık isteyen herkes gelip benim nerede, kimin yanında durduğumu görebilir, şayet bu olayda bir hatam, yanlışım varsa hesap sorabilirler.

Ben birileri gibi Hendekten kaçmam, insanlarımızın karşısına çıkar ve onların her türlü sorununu dinlerim. Eğer yaptığım bir hata varsa, onu da kabul eder herkesten özür dilemesini ve haklarını helal etmelerini de söylerim. Çok şükür ki beni yetiştirenler, bunu yapacak cesareti de, ahlakı da, edebi de bizlere öğretmişlerdir.

Benim ve partimin bu samimi ve halisane duygularla çok hassas bir şekilde yaklaştığı ve Belediye meclis üyelerimizin bu konuyu sürekli gündemde tutmalarına rağmen, bizim insanlarımızın yanında yer almadığımızı söylemek büyük bir haksızlıktır.

Bizler Kemaliye’deki vatandaşlarımızın sonuna kadar yanlarında yer almaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın bundan en ufak bir şüphesi olmasın. Kimsenin bizim hakkımızda iftiralarına inanmasınlar ve itibar etmesinler.

Buradan tüm Hendek’li hemşerilerimize de çağrı yapmak istiyorum. Bu gün Kemali’ye de yapılan haksızlığa karşı hepiniz tepki gösterin. Bu işi sadece partilere havale etmeyin. Şayet bunu yapmaz ve haksızlık karşısında boyun eğerseniz yarın aynı şeyler sizlerin de başına gelebilir. Ben tüm duyarlı vatandaşlarımızın bu olaya tepki göstereceğine ve Kemaliyelilerin yanında yer alacaklarına yürekten inanıyorum. Çünkü bizler “haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” diyen ve zulme boyun eğmeyen, hakkını sonuna kadar savunan bir dine iman eden insanlarız. Tüm bu duygularımla başta Kemaliye’de yaşayan vatandaşlarımız olmak üzere tüm Hendeklilere sevgi ve saygılarımı sunarım.